Netflix yapımı Cunk On Eearth, ünlü standupçı Ricky Gervais’in dizisi After Life ve The Office, İngiltere’nin komik ve zeki kadını Phoebe Waller Bridge‘nin yarattığı Fleabag, ve yıllarca popularitesini kaybetmemis ,BBC’de radyo tiyatrosu olarak ortaya çıkan, kara mizah ile bilim kurguyu biraraya getiren Douglas Adams’ın ”Otostopçunun Galaksi Rehberi romanı. Tüm bunların ortak noktası ise İngiliz Mizahı.

İngiliz mizahında güldürmek için genellikle zekice kelime oyunları ve çift anlamlı ifadeler kullanılır. Modern olan ile eski olanın absürdlüğü aynı çatı altında eritilir. Kültürel hiyerarşiler sorgulanır ve sohbetin tam ortasında bıçak gibi kesilir, atılır.

Kelime oyunları ve esprili dil kullanımı, İngiliz komedisinde yaygın bir özelliktir. Ciddi ve duygusuz bir anlatım, şakaları daha da komik hale getirebilir. Bu tarz, İngiliz mizahında popülerdir ve genellikle izleyiciyi hazırlıksız yakalar. (Dry and Deadpan teknik ).

Diğer yandan gözlemlemek ingiliz mizahının ayırt edici diğer unsurudur. Sherlock Holmes bir detektif olarak tüm zihnini saray haline getirir. Böylece ince, detaylı ve pürüzsüz bir gözlem gücüne sahip olur. Kimi zaman Sherlock’un da esprili ve tuhaf tavırlarını görürüz. Gözlemsel mizah, sıkıcı günlük olaylara odaklanır ve saçmalıkları vurgulayarak bunları komik hale dönüştürür. Alaycılık ve ironi, mizahı incelikli ve akıllıca ifade eder. İngiliz komedyenler bu unsurları eleştirmek ve eğlendirmek için de yaparlar.

Alan Watts, Terry Eagleton gibi 20.Yüzyıl felsefeci ve kuramcıların etkisini görürüz dillerinde. Donuk ifadeleri açar, kargaşanın kollarına kendimizi bırakmamıza ister İngiliz Mizahı. Onlar için mizah renkli zihnin gıdıklayan tarafını sergiler. Gereksiz kabızlık durumunu yok eden, sıkışmış durumlara iyi gelen bir vana açıcıdır. https://contentdiving.com/2024/12/05/oldukca-kara-mizah/

Dilin açıklayıcı gediklerinin farkındadır İngiliz Mizahı ve sürekli durum tespitleri yaparak dil ve iletişimdeki anomalileri ayıklar. Zihinlerde hemisferik bir tutarlılık yaratmak ister aynı zamanda. Duyguların dışavurumu aklın süzgecinden geçer ve tavır-söylem buna göre şekillenir. Belki de başka kültürler açısından soğuk-mekanik olarak algılanmasının nedeni de budur.

İngiliz Mizahı : Kültürel Arka Plan

Günlük yaşamın saçmalığı kozmik bir basiret gibi ortaya serilir kültürel arka planda. Toplumsal ve sosyal protokoller sorgulanır. Bu sorgulamalar ve incelikli göndermeler kelime oyunları, kinaye, ince zeka, ve İngiliz sınıf sisteminin yapısal durumu ile yapılır. Bunlara genellikle mevcut ifadesiz bir anlatım eşlik eder.

Diğer yandan sürreal bileşenler kullanılır. Alaycılık ve imalı seçimlerle görselleştirmeler yapılır ve oldukça zengin bir hayal gücü hediye edilir insanlara. Sürreal yaratıcılık ve absürdlük, karakterlerin zihninde kıvılcım çakar. https://www.bbc.co.uk/bitesize/articles/zfhpmfr

Phoebe Waller Bridge‘in Fleabag yapımı bir rahip ve nemfomanyak bir kadının ilişkisini, kadının rahibe olan aşkını gündelik hayatın trajikomik sekanskarı ile gösterir. Oldukça sorunlu bir kız kardeş, aile ilişkileri ve maddi zorluklar eğlenceli bir hale getirildikten sonra oradan nükteli bir mizah ve zeka çıkar.

Tezatlıklar üzerine kurulu karakterler ve durumlar ilginç bir şekilde işlenir. 4. Duvar yıkılır ve bir diyalog sırasında kamera doğrudan izleyici bakarak izleyiciyi sahneye ve duruma çekmiş olur.

Diğer bir örnek ise, incelikli benzetmeler ve yaratıcı dil kullanımını bilim kurgu ile harmanlayan, BBC radyosunda radyo tiyatrosu olarak başlamış bir roman olan Otostopçunun Galaksi Rehberi’dir. Bu fantastik dünyada nesnelere insani duygular yükler Douglas Adams. Roman da yükseklik korkusu olan Marvin adında bir asansör buluması ve bunun konuşturulması örnek olarak verilebilir.

Ayrıca bu kült roman 42 sayısını modern bir mit haline getirmiştir. Milyonlarca yıl önce yaşamış hiper zeki ve tüm boyutlara hakim olan varlıkların yaşadığı bir kurgu evrende, hayatın anlamı üzerine yapılan beyhude tartışmalara son verilmek için biraraya gelen yaratıklar ve insanlar vardır.

Hayat, evren ve her şeyi hesaplayabilen çok büyük derin düşünce adlı bir süper-bilgisayar 7 milyon yıl bekledikten sonra absürd bir şekilde her şeyin cevabını açıklar. Cevap 42’dir. Evet 42. 7 milyon yıl bekledikten sonra aldığı bu beklenmez- oldukça tuhaf cevap karşısında herkes şaşırır, ne olduğunu anlayamaz. Oxford felsefesinin temel dinamiği olan ”soruyu doğru sor cevabı hiç umursama” sözünü hatırlayalım !

İngiliz Mizahı : Yüksek Seviye felsefe ve Cüretkar Tavır

İngiliz Mizahı’nın cüretkar tavrı hayatın anlamsızlığı üzerine kuruludur. İstifini bozmayan bir tavır sergilemek önemlidir. İnce bir alay, hafif bir karamsarlık ve soğukkanlı ifade Amerikan mizahının açık hızlı, gürültülü ve neşeli yapısından farklılaşır. Dilin nüanslarını kullanarak zeka yarıştırmak felsefi-kültürel bir külliyatın izini yansıtır.

Üstü kapalı, zarif bir mizahla eleştiri yapabilmek, göndermeler ve dokundurmalarla bezenir. Cevaplar ve her türlü açıklamadan ziyade soruların nasıl sorulduğu ve dile getirildiği bir cazibe unsurudur. Diğer bir özellik gülmek toplumsal eleştiri ile harmanlanır. Filtresiz tepkiler ingiliz mizahını cüretkar kılar.

Örneğin Ricky Gervais‘in Time dergisine verdiği röportajda şunları belirtiyor : ”Bir komedyen olarak, görevimin insanları sadece güldürmek değil, aynı zamanda düşündürmek olduğunu düşünüyorum. Ünlü bir komedyen olarak, kulübümde katı bir kapı politikası istiyorum. Herkes söylediklerimi beğenmeyecek veya komik bulmayacaktır. Ve başka türlü olmasını da istemezdim. ”

https://time.com/3720218/difference-between-american-british-humour/

İngiliz Mizahı’nın diğer kalitesi benzetme sanatına başvurmasdır. Zamansız bir çıkış, soğukkanlı bir kelime tasviri ile bir anda sözü kesen, dumura uğratan bakış açısı vardır. Oxford felsefesinin temel dinamiği olan ”soruyu doğru sor cevabı hiç umursama’‘ sözü İngiliz toplumunun hayata bakış açısını yansıtır. Trajik olan ile dramatik olanı toplayıp komedi unsurunu matematikleştirirler.

İngiliz mizahında çift anlamlı göndermeler, imalar ve müstehcen ifadelerin bulunması modernitenin hâkim söylemine ve medeniyetin tuhaflığına da meydan okur.

İngiliz Mizahı İçin Basitlik Ve Vuruculuk

Black Mirror’un yaratıcısı Charlie Brooker‘ın Cunk On Earth belgeseli. Bir Mockumentary olan sahte belgeselde televizyon tarihinin en absurd karakterilerinden birini izleriz. Philomna Cunk. Her konuda en basit soruları sorar. Aptal gibi davranır ama aslında aptalı oynar. Popüler ve modern kültürle felsefi-tarihi düşünceyi harmanlar. İngiliz komedisini en önemli özelliklerinden biri olan Deadpan yani kuru mizah, duygusuz veya ifadesiz bir tarzla, konunun saçmalığına tezat oluşturan bir anlatı biçimi sunmuştur bu yapımda.

“Mısırlılar, hayatta yapılabilecek en güzel şeyin ölmek olduğuna inanırlardı. Lanet olsun dünyaya… Eski Mısırlılar Ölü insanlara takıntılılar, değil mi?” Belgeseli sunan kişinin konunun uzmanı ile konuşurken kullandığı sarkastik dil, yaptığı basit açıklama ve sorduğu tuhaf soruya bakın…

Bu Mockmentary yapımda ünlü fizikçiler, tarihçiler ve bilim insanları ile görüşen karakterimiz ilginç, tuhaf olmaktan asla sakınmaz. İşin eğlenceli ve benzersiz tarafı da bu yaklaşımdır. Kültürün hiyerarşik yapısı dil oyunları ve tuhaf bakışlarla kırılır.

Six Feet Under Amerikan yapımı Kara Mizah dizisine bakalım. Bir levazımatçı ailenin evinde ölülerle olan sembolik ilişkiyi anlatır. Ölülerin mumyalanması, seromoniye uygun hale getirilirken bodrum katında geçen diyaloglar ilginçtir. Ölü beden üzerinde çalışmak, insanların ölmesinin işletmenin para kazanması için önemli olduğu bir durum vardır ortada.

Dizi hayat, ölüm, anlam arayışı ve insan basireti üzerine derin felsefi diyalogları zekice yaratır, derin hikayeleri olan karakterler üzerinden yapar bunu. Görsel arka plan, rüyalar, akıllıca göndermelerle süslenir. Ve mizah işte bu noktada dingin , soğukkanlı ve katlanilmasi kolay bir akış yaratır tüm tuhaflık içerisinde.

Hi, I’m okanhoruz

I'm advocator of the Transhumanism . Transhumanism envison a future where humans can transcend biological / cultural / environmental limitations- barriers through advancement like genetic engineering , artificial intelligence and cyborg technologies. In this sense ,my motivations : * I'm trying to be constant learner and improver in my personal and business life . I would like to combine and transform any piece of knowledge- experience into new things as a synthesizers. * Push the boundaries of the unknown * Learn and discover new potentials along the way * Acquire the skills necessary to build a purposeful product and connections * Gaining knowledge, perspectives and mastering human relations in proactive cycles is one of the my greatest inner motivation. * Throughout my career and academical life, I have contributed to impacting business outcomes through effective organization, prioritization and execution of key projects. I'm interested in cognitive - behavioral science (Neuro-Technology) .These observations and researches enriched my standpoints in accordan with social science and daily life.

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *