Açık Büfe Anlamlar, modern bireyde boş zamanın ortaya çıkışı ve bireyin kendi dünyasını gerçekliğin mekanlarına yerleştirme çabası ile doğdu. Aynı zamanda endüstriyel çağda bireyin kendisinin dünya ile ilişkilenme tarzını aradığı modern bir konseptti. Özellikle 20. Yüzyılda Paris sokaklarında başıboş gezen insanların, masabaşında oturan dekadanların ve günü gününe yaşayan bohemlerin boş zamanı satın alarak ve özgürlüğü kiralayarak yaptığı eylem tarzı idi.
Paris sokaklarındaki entelektüel belirişler, boş zamanı olan dekadanların ve aylakların sanat ve felsefe ile uğraşmalarına , anlam üretmelerine ya da var olan dünyayla ilişkilerinde “anlam”ı yoğurmalarına sebebiyet verdi. Edebiyat ve sanat , endüstriyel hakikatin acımasızlığını dizginleyen bir açık büfe yiyeceklere dönüştü.
Marcel Proust‘un zaman ile olan ilişkilenmesi ondan sonraki kuşağın mekanla ilişkilenmesine dönüşerek açık büfe anlamların insan zihnine sunulmasını sağladı. Boş zamanın satın alınması açık büfe anlamları kurtuluş reçetesi haline getirmişti. Özellikle kafelerde, sanat atölyelerinde ve sokaklarda gezenlerin , kahvesini yudumlayıp günlük gazetelerini okuyanların bu büfelerde boy göstermesini pekiştirdi.
Savaş sonrası gençlerin kaosun kenarında anlam arayışları, kendi mekanlarını seçmeleri ve özgürlüğü gündelik bir yaşam tarzında kuşanmaları ile daha da görünür hale gelmişti. Yeni hareket ve düşünüş tarzları ise, mekanlarda saatlerce okuyan ve yazan genç ruhların kendilerini bulmalarına, içinde bulundukları gerçeklikten soyutlanarak bir kaçış rotası oluşturacaklardı. Anlam artık mekanlardan yollara sıçramıştı. Her an her yerde bir anlam bulunabilirdi.
Açık Büfe Anlamlar : Radikal Kurban
Anlam elbette her zaman vardı. Ama anlam arayışının bir aktivite olarak kişiliğe ve mekana bürünmesi modern hayatın çok ama çok yeni bir ürünü. Sartre’ın deyişi ile insanın özgürlüğe hapsolması ve buradan çıkan iç çatışma ve sürtünme ile başka bir noktaya evrildi.
Kentte yaşayan modern karakterler anlamı hızla sindirmeye çalışan radikal kurbanlara dönüşmeye başlayacaklardı. Kendilerinden büyük lokmaları zihnine ve bedenine sıkıştırmaya çalışan karakterlerden oluşmuşlardı. Sürekli bir oluş hâli ile anlamın yüzeyinde ve kenarlarında dolaşan birer mahkuma dönüştüler. Bundan kendilerini yalıtmalarının bedelini görünmezlikle ve başkaları ile birlikte var olmanın tedavülden kalkmasına sebebiyet veriyordu. Anlamsız bir zihinde yaşamının hakikat geçirmez olduğunu anlayacaklardı.
Dünyayla olan ilişkimizin kafamızdaki mekanların ve nesnelerin temsiliyeti olduğunu keşfetmemiz, hakikatin sürekli yeniden ele alınarak şekil verilebilir olması zihin saraylarının inşa edilmelerine neden oldu ve bu saraylarda açık büfele anlamlara hücum başlamıştı.
Açık Büfe Anlamlar : Anlamın Kısa Devreleri
Postmodern dünyanın profesyonel anlam satıcıları ve alıcıları arasındaki çaresiz ilişkiler insanın benliğinde geri dönülmez sürmenajlar yaratti. Anlam krizinin kapıya dayanması çok geç olmamıştı artık. Toplumsal kimliklerin çok hızlı şekilde ve çok kısa zaman diliminde yer değiştirmeleri ve bunun sonucunda bireylerin kendilerine yabancılaşmaları ile sonuç buldu. Mekanı yaratan ve çoğaltan, ona şekil veren modern birey bu hızlı geçişkenliğin kurbanı olarak çatışma yaşamaya başladı. https://contentdiving.com/2024/12/03/yorgun-insan-fabrikasi/
Anlam arayışı ile başlayan ve açık büfe anlamlar halinde mekanı ve onun içindekileri gaspeden anlamlar vardı. Mekanın üzerinde katmanlaşan çoklu anlam atamaları mekanları modern bireyin kölesi haline getirdi. Çoğu zaman bireysel hikayelerimizi mekanlarla özdeşletirmeye ve mekanları suçlamaya başladık. Toplumsal değişmenin şiddeti ve hızı, bireylerin tek tek ömürleri boyunca çok farklı hayatlar yaşamalarına ve geleceği tahayyül ederek “beklenti” satın almalarına da neden oldu.
Sembolik dünyanın anlam atamaları bizleri boğdugunda anlam arayışı süratle duvara tosluyor. Artık anlamlar bireyde kısa devre yaptıkça, bireylerin beklentileri buharlaşıyor. Huzurun bedenimizdeki saf gezintisi, anlamın artık yakamızdan düştüğü anlarda gerçekleşiyor.
Kentte yaşayan modern karakterler anlamı hızla sindirmeye çalışan ve kendisinden büyük anlamları zihnine ve bedenine tıkıştırmaya çalışan karakterlerden oluşuyor. Buna mahkumlar. Bundan kendilerini yalıtmalarının bedelini gorunmezlikle ve başkaları ile birlikte var olmasının tedavulden kalamsına sonuçlaıyor. Yalnızlık kapıyı bir anda çalıp içeri girdiğinde ise , saklandığı yerin anlam geçirmez olduğunu yalanına artık tutanamaz.
Açık Büfe Anlamlar : Tıkanma Noktaları
Mekanların birbiri içinde gerçek zamanlı eridiği, bir mekanı oraya ayak basmadan görebildiğimiz hızlı ve akışkan dünyanın ilk radikal kurbanları, açık büfe anlamlar ile artık karın doyuramayan, zihinleri yorulmuş kitlelerin tıkanma noktalarını gösteriyor bizlere. Modern bireyin mekan içerisinde aşırı erimesi ve onu anlam ile sürekli doldurma çabası bitmek bilmez bir yorgunlukla son buluyor. Sonunda ise, anlamlara pervasızca maruz kalan, anlamların üst üste binerek taşması ile kişiliğin ve benliğin tarumar olması modern bireyi sindirmeye başladı. Her yerden süratla gelen açık büfe anlamlar midelerimizin fabrika ayarlarını bozarak modern bireyin anlam krizleri içerisinde boğulmalarına ve kusmalarına sebebiyet verdi.
Simgesel düzenin anlam atamaları ve ev ödevleri gerçekligin şiddeti karşısında hazır halde bekleyen profesyonel anlam satıcıları için bir nimete dönüştü. Anlam sadece verilebilen, tüketilebilen ve anında unutulup yeni günün başlangıcı ile ikame edilen bir mekan kokusuna dönüşmeye başladı. Bireylerin nesne ve mekan ile olan ilişkilerinde tıkanma noktalarından oluşan sonsuz bir şeritde ilerliyoruz artık. Anlam atamalarının askıda kaldığı dönemlerden geçiyoruz.
Anlamın bu kadar uçucu olması aynı alkol gibi ve kişiye has olması, modern bireyin ilişkilerinde kapanmayacak bir gedik yarattı. Açıklayıcı bir gedik. Kapanmayacak bir gediğin sürekli açıklayıcı olmasını düşünün. Açıkladıkça kendi anlamını yitiren ve boşa çıkan bir baş dönmesi.
İlişkilerimizin saniyelere ve dakikalara gömülmesi, açık büfe anlamların çatlaklardan sızması nihayete eriyor. Tabaklardaki anlam kırıntıları mekanın görüntüsünü bozsa da, orada kalıp süpürülmeyi ya da toplanmayı bekliyor. Bireyin hafızasında kalmayan yeni boşluklar anlamsızlıkla el ele yeni mekanlarda buluşmayı bekliyor kim bilir. Anlam arayışına maruz kalmamış gibi devam etmenin büyüsü ne oldu?
Belki de arayışı bıraktığımızda varmış olacağız. Kim bilir !